Ashly: I saw a mouse in my house!
Evimde bir fare gördüm
Jason: Oh, well, all you need to do is use a mouse trap.
Öylemi tüm yapman gereken bir kapan kullanman.
Ashly: I don’t have one.
Yokki kapan
Jason: Well then, buy one.
O zaman bir tane al
Ashly: Can’t afford one.
Param yok alacak.
Jason: I can give you mine if you want.
İstersen benimkini sana verebilirim.
Ashly: That sounds good.
İyi fikir
Jason: All you need to do is just use some cheese in order to make the mouse come to the trap.
Farenin kapana gelmesini sağlamak için tüm yapman gereken sadece biraz peynir kullanman.
Ashly: I don’t have any cheese.
Peynir yokki
Jason: Okay then, take a piece of bread and put a bit of oil in it and put it in the trap.
Taman o zaman bir parça ekmek al ve üstüne biraz yağ dök ve bunu kapana yerleştir.
Ashly: I don’t have oil.
Yağ yokki.
Jason: Well, then put only a small piece of bread.
O zaman sadece bir parça ekmek kullan.
Ashly: I don’t have bread.
Ekmekte yok
Jason: Then what is the mouse doing at your house?!
O zaman farenin evinde ne işi var.
cursor
Anlamını Bilmediğin Bir Kelime Mi var Sözlüğümüz Yardımcı Olsun